Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İtalya ziyareti dönüşünde gazetecilerle yaptığı uçak sohbetinde, gündeme dair soruları yanıtladı.

Sarsıntı, ülkemizde yıkım ya acılarla dolu tablolarla sonuçlanan bir tabiat olayı. Lakin ne yazık ki yüzyıllardır birebir şeyler yaşanmasına karşın sarsıntıya güçlü inşa konusunda kâfi yol katedilmedi. Bilakis birbirine ziyan veren binlerce yapı komşu oldu. Mühendislik hizmeti almamış bu yapıların yanında bir de görünmez risklerle dolu öbür yuvalar vardı. İstanbul’daki 6.2’lik zelzeleden sonra gündeme gelen ‘çekiçleme etkisi’ ve altında ‘fırın’ bulunan binaların dayanıklılığını, Prof. Dr. Ahmet Türer kıymetlendirdi.

Mimarlık ve onarım alanında uzman olan Mimar Sinan Genim, “Depremi önleyemeyiz, lakin gerçek kent planlaması, dürüst yapı kontrolü ve sorumlu bireylerle yıkımı önleyebiliriz. Betonun içine çokca da ahlak katmak zorundayız” dedi.

Prof. Dr. Ali Ateş, Bolu’da yaşanılabilecek zelzele riskine karşı ikazlarda bulundu. Ateş, 250-300 yıllık müddette Bolu’da zelzele beklenmediğini işaret ederken, yeni sarsıntı yönetmeliğini karşılamayan binaların ise 5.2’lik bir zelzelede yıkılabileceğini söz etti.

Samsun’da meydana gelen heyelan faciasında baba ve iki kızının hayatını kaybetmesinin akabinde, aileden geriye kalan fotoğraf görenlerin yüreğini burktu.

AFAD’ın İstanbul Vilayet Afet Risk Azaltma Planı’ndaki (İRAP) zelzele senaryolarına nazaran 7 ve üstü büyüklükte meydana gelecek İstanbul zelzelesinde 34 bin hasarlı bina oluşacak.