Olay, geçen yıl 18 Ağustos’ta meydana geldi. Karaman İrfan Ataseven Anadolu Lisesi’nde vazifeli matematik öğretmeni, 2 çocuk annesi Derya Demir, tatil için gittiği Mersin’in Faziletli ilçesindeki yazlık sitede 1,5 yıllık sevgilisi, meslektaşı Murat Okur tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Cinayetin akabinde kaçan Okur, Konya’da yakalanıp, Mersin’e götürüldü. Cansız vücudu bulunmadan 4 gün evvel hakkında kayıp başvurusu yapılan Derya Demir, memleketi Karaman’ın Kazımkarabekir ilçesine defnedildi. Jandarmadaki süreçlerinin akabinde adliyeye sevk edilen Okur, çıkarıldığı nöbetçi mahkemede tutuklandı.
İLK SEFER HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
‘Kadına karşı taammüden öldürme’, ‘Başkasına ilişkin banka yahut kredi kartının müsaadesiz kullanılması suretiyle fayda sağlama’, ‘Kişinin ölmesinden yararlanarak hırsızlık’ kabahatlerinden hakkında dava açılan Murat Okur, bugün birinci defa hakim karşısına çıktı. Okur, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılırken, müştekiler ve avukatlar salonda hazır bulundu.
’16 AYLIK BİR GÖNÜL MÜNASEBETİMİZ VARDI’
Duruşmada kelam verilen sanık Murat Okur, hakkındaki argümanları reddetti. Okur, “Derya ile arkadaşlık sitesi üzerinden tanıştık. 16 aylık bir gönül münasebetimiz vardı. Çok yeterli yetiştirilmiş bir aile kızı. Dört dörtlük yetiştirilmiş. Yeri cennet olsun. Olaydan 7-8 gün evvel Konya’dan Mersin’e geldim. Burada bir apartta kaldım. Derya’nın ısrarı üzerine birkaç gün daha kaldım. Olay günü kıyıda yürürken karşıdan gelen bir bayanla selamlaştık. Yolda bunun tartışmasını yaptık. Dairesinin karşısında bulunan bir daireye geçtim. Sabah yanıma gelen Derya ile yeniden tıpkı mevzu üzerine tartışmaya başladık” dedi.
‘ÜZERİMİ TEMİZLEYİP, DERYA’NIN DAİRESİNE GİTTİM’
Sanık Okur, “Derya ile ikinci baharımı yaşamak istiyordum. Tartışma büyüyünce konuttan çıkmak istedim. Ancak eline bıçağı alıp, beni engellemek istedi. Bıçağı elinden almaya çalışırken bir anda boğazına saplandı. Şok oldum, bir dakika içerisinde öldü. Üzerimi temizleyip, Derya’nın dairesine gittim. Eşyalarımı ve Derya’nın çantasını aldım. Kaldığım pansiyona borcum vardı; Derya’nın kartı ile onu ödedim. Oğlu arayıp annesini sordu. Ben de ‘Arkadaşları ile dışarı çıktı, akşam gelir’ dedim. Konya’ya geçtiğim vakit Derya’yı bulmuşlar. Derya’nın vefatına sebep olmadım. İstesem cesedi yok edebilirdim. Derya kendi kendini öldürdü. Ben bir şey yapmadım. Vicdanım çok rahat” diye konuştu.
DERYA’NIN BABASI: ŞİKAYETÇİYİM
Mahkeme liderinin çelişkili tabir verdiğini hatırlatması üzerine sanık Murat Okur, jandarmadaki tabirini baskı altında alındığını öne sürdü.
Duruşmaya katılan baba Mahmut Demir ise “Kızım sanığın kendisinden vakit zaman para ve ziynet eşyası aldığını söylemişti. Kızımı bir sömürü aracı olarak kullanmış. Olaydan sonra kapıyı kilitleyip, kaçmış. Şikayetçiyim” dedi.
‘OLAYDAN 2 HAFTA EVVEL TANIŞTIK’
Derya Demir’in oğlu M.Y.Ö. ise duruşmada şunları söyledi:
“Kendisiyle olaydan 2 hafta evvel tanıştık. Olay günü ağabeyim ile evdeydik. Sabah uyandığımızda annem yoktu. Çantası da olmayınca markete gittiğini düşündük. Meskene dönmeyince aramaya karar verdik. Ağabeyim Murat’ı aradı, annemi sordu. Arkadaşlarıyla gezmeye gittiğini söyledi. 1 gün sonra yeniden gelmeyince dedemi aradık. Dedemle jandarmaya gittik. Arama başladık, sonrasında cenazesini bulduk. Sanıktan şikayetçiyim.”
DURUŞMA ERTELENDİ
Duruşmada mütalaasını veren savcı, sanığın üzerine atılı cürümlerden cezalandırılmasını talep etti. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti de belgedeki eksikliklerin giderilmesi ve şahitlerin dinlenilmesi için duruşmayı erteledi. (
