Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ev sahipliğinde, “Küreselleşen Dünyada Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi” temasıyla dün Şişli’de bir otelde düzenlenen, Memleketler arası Aile Forumu’nda konuştu. Aktifliğe Demirören Holding Yönetim Kurulu Lider Yardımcısı Meltem Demirören de katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında özetle şunları söyledi:
AİLE, İNSANI YAŞATAN BİR YAPIDIR: Birinci insan Hazreti Adem babamız ve Hazreti Havva validemizden beri aile kurumu vardır, daima ola gelmiştir. Bayan ve erkekten oluşan aile kuruluşu, insan kuşağının devamı içinde vazgeçilmez bir role sahiptir.
ORGANİZE KUŞATMA ALTINDA: İnsan fıtratı global ölçekte organize bir kuşatma altındadır. İsmine özgürlük denilen, lakin özünde insanın yaradılışına karşı bir inkar hareketi olan bu ideolojik kuşatma, yalnızca aileyi değil bayanı da çocuğu da insan onurunu da tehdit ediyor. LGBT denilen sapkınlığın çeşitli sebeplerle bunun önünü açan ülkelerde ne derece vahim boyutlara ulaştığını ibretle takip ediyoruz.
LİNÇ EDİLİYORLAR: Sadece LGBT belasını eleştirdiği için sanatkarlar, iş adamları, siyasetçiler, bilim insanları linç edilmekte, adeta birer ölüye çevrilmektedir. Cinsiyetsizleştirme projeleriyle insan fıtratını inkar edenler, çocuklarımızın vücutlarına geri dönüşü olmayan tıbbi müdahalelerde bulunarak aslında temiz çocukları da istismar etmektedir. Bu istismarı katiyetle seyredemeyiz.
MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ: LGBT sapkınlığına karşı gayret tıpkı vakitte özgürlük çabası, haysiyet ve insanlığın istikbalini kurtarma çabasıdır. Her ne kadar ülkemiz içinde muhalefet partileri ve kimi bayan örgütleri tarafından himaye ediliyor olsa da ulusal bünyemizi açıkça tehdit eden cinsiyetsizleştirme projeleriyle gayretimizi kararlılıkla sürdüreceğiz.
Buna kayıtsız kalamayız: TÜİK’in açıkladığı bilgiler ülkenin karşı karşıya olduğu tehditleri açıkça ortaya koymaktadır. Türkiye’nin doğurganlık suratı tarihimizde birinci defa 1,48’e gerilemiş durumda. Bu, bir felaket. Bu sayı, kritik eşik olan 2,1’in çok altında bir düzeydir. İster iktidar ister muhalefet olsun hiç kimse buna kayıtsız kalamaz. Olağan biz bunu söyleyince çabucak birileri ‘ekonomi’ diyor. Bilhassa muhalefet bu sıkıntıyı sık sık istismar ediyor. Ülkemizde doğum suratının düşmesinin sebebi asla iktisatta yaşanan dönemsel meseleler değildir. Tam tersine kişi başına düşen gelirin şu anki düzeyin beşte biri olduğu devirlerde ülkemizin doğurganlık suratı yaklaşık 2 kat daha fazlaydı.
DİĞER ÜLKELERDE DE MİSAL DURUM KELAM KONUSU: Yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın öbür ülkelerinde de emsal bir durum kelam hususudur. Bugün dünya ülkelerinin yarısından fazlasında doğurganlık suratı nüfus yenilenme düzeyinin altındadır. Global doğurganlık suratı 1950’de 5 iken 2024’te 2,3’e düşmüştür. Avrupa Birliği üye ülkelerinin toplam doğurganlık suratı ortalaması 1,38’dir.
AÇIK BİR İKAZDIR: Ekonomik zorluklardan çok tanınan kültürün konforu, tüketimi ve nefsi hevesleri yücelten telkinleri bu meşakkatlerin en kıymetli nedenidir. Karşı karşıya olduğumuz bu tablo yalnızca bir istatistik değil, bizi harekete geçmeye çağıran açık bir ikazdır. Bu anlayışla son periyotta nüfusumuzu arttıracak, evliliği teşvik edecek en az 3 çocuk davetimize uygun halde evlat sahibi olmayı özendirecek çok değerli siyasetleri devreye alıyoruz.
AİLE VE GENÇLİK FONU’NA 114 BİN MÜRACAAT: 2025 yılını “Aile Yılı” ilan ettik. 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde gençlere vaadimiz olan Aile ve Gençlik Fonu’nu birinci etapta sarsıntı bölgemizde daha sonra da 81 vilayetimizde hayata geçirdik. Fondan faydalanmak için şimdiye kadar yaklaşık 114 bin kardeşimiz müracaat etti, başvuranlar içinde faydalanmaya hak kazanan çiftlerimizin sayısı 41 bine ulaştı.
DOĞUM YARDIMI ÖDEMELERİ 28 MAYIS’TA: 28 Mayıs’ta doğum yardımı ödemelerini toplu olarak yapacağız. 163 bin 295 haneye yaklaşık 1,2 milyar liralık ödeme gerçekleştireceğiz.
AİLE VE NÜFUS 10 YILI: 2026-2035 periyodunu ‘Aile ve Nüfus 10 Yılı’ ilan ediyoruz. Bu 10 yıl içerisinde iş hayatından eğitime, kültürden kent planlamasına, teknolojiden toplumsal siyasetlere kadar tüm alanlarda aileyi merkeze alan güçlü adımlar atacağız. Milletçe, bizi ‘Türkiye Yüzyılı’ ülkemizde ve davamıza taşıyacak en muhkem köprümüz tekrar aile olacaktır.
Emine Erdoğan stantları gezdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Milletlerarası Aile Forumu’nun kapanış programına katılarak, açılan stantları ziyaret etti. Stantlarda yer alan eserleri inceleyen Emine Erdoğan, Bakanlığın hazırladığı “Tüm Memnun Aileler Birbirine Benzer” temalı etkileşimli sergiyi de gezdi. Emine Erdoğan, toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sergi; sevgi, bağlılık ve karşılıklı hürmet ile şekillenen aile yapılarının toplumsal huzur ve istikrar açısından taşıdığı değeri etkileyici bir lisanla anlatıyor” dedi.
